Halk arasında hastalık hastalığı olarak tanımlanan hipokondriyazis, kiÅŸinin saÄŸlığı konusunda sürekli endiÅŸe duyması, bedenindeki bazı belirtileri hastalıklara baÄŸlaması, hastalık konusunda yoÄŸun kaygı ve korku yaÅŸamasıyla kendini gösteriyor. DoktorTakvimi.com uzmanlarından ÖÄŸr. Görevlisi Uzman Psikolog Birgül Özgüvenç, psikolojik yardımla çözümlenebilen hipokondriyazis konusunda önemli bilgiler veriyor.
Halk arasında hastalık hastalığı olarak bilinen hipokondriyazis, kiÅŸinin bedeninde görülen bazı belirtileri gerçekçi olmayan bir biçimde anlamlandırması ve yanlış yorumlamasına baÄŸlı olarak geliÅŸen psikolojik bir rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Hipokondriyazis hastası olan kiÅŸinin ciddi bir hastalığı olduÄŸu ya da olabileceÄŸi düÅŸüncesiyle yoÄŸun korku ve kaygı yaÅŸadığını anlatan DoktorTakvimi.com uzmanlarından ÖÄŸr. Görevlisi Uzman Psikolog Birgül Özgüvenç, “Hipokondriyazis görülen kiÅŸilere gerekli tıbbi deÄŸerlendirmeler yapılsa da, saÄŸlıklı olduÄŸu konusunda güvence verilse de hasta olmadıkları konusunda ikna olmazlar ve hastalıkla ilgili kaygı ve korkuları devamlılık gösterir. KiÅŸiler, “Başım aÄŸrıyor, beynimde tümör olabilir. Nefes alamıyorum. Kalp krizi geçiriyor olabilirim. Midem aÄŸrıyor, acaba mide kanaması mı geçiriyorum?” ÅŸeklinde konuÅŸmalarla ya da benzeri düÅŸüncelerle kendini ifade eder. Ancak bu kiÅŸilerin bir hastalıkları bulunduÄŸuna iliÅŸkin inançları bu hastalıkların gerçek belirtileriyle pek uyumlu deÄŸildir” diyor.
Hipokondriyazis hastaları hastalıkları sürekli araÅŸtırır
Bedenimizde hissettiÄŸimiz hafif bir sızı, aÄŸrı, kalp atımları, bağırsak hareketleri, terleme gibi olaÄŸan vücut iÅŸlevleri üzerinde aşırı durulması ve her belirtinin hastalıkla iliÅŸkilendirilmesi hipokondriyazis hastasının en belirgin özelliÄŸi olduÄŸunu anlatan Özgüvenç, sözlerini ÅŸöyle sürdürüyor: “Hasta belirtileri, bulguları kuÅŸkulandığı hastalığa baÄŸlar ve bunların anlamı, gerçekliÄŸi ve nedenleri üzerinde düÅŸünür. Bu kiÅŸiler vücudunda tek bir bölgeye ve hastalığa odaklanabileceÄŸi gibi birçok bölge ve hastalığa odaklanabilir. Hipokondriyazis hastalığı olan kiÅŸiler, hastalıklar hakkında araÅŸtırma yapar ve okuduklarından etkilenir. Hatta birinin hastalandığını duyduklarında ya da öÄŸrendiklerinde hastalığı kendi vücutlarıyla iliÅŸkilendirmeye çalışırlar. Yakınındaki kiÅŸilere devamlı olabileceÄŸi hastalıkla ilgili bilgi verir, öÄŸrendiÄŸi tıbbi terimleri hastalığın varlığını kanıtlamak için sıkça kullanırlar. İyi olduklarını duymaya dair onay arayışındadırlar. Birçok hasta doktor doktor gezmeyi, bir hastaneden diÄŸerine gitmeyi bir yaÅŸam biçimi haline getirmiÅŸtir. Bu hastalar hekimlerin tıbbi bilgisini sınayıcı bir tavır sergilemekten kaçınmaz.”
Stres hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyebilir
Hipokondriyazis’in genellikle 20-30’lu yaÅŸlarda ortaya çıktığını belirten Özgüvenç, hastalığın nedenlerine iliÅŸkin ÅŸunları söylüyor: “Hipokondriyazis’in nedenlerine iliÅŸkin yaklaşımlardan biri bu kiÅŸilerin fiziksel hastalık eÅŸiklerinin düÅŸük olduÄŸu, sosyal öÄŸrenme modeli ile hasta rolünü benimsedikleri, belirtilerin düÅŸük özgüven ve suçluluk duygularının bir sembolü olduÄŸu yönündedir. Bir diÄŸer yaklaşım ise hastalığın nedenini kiÅŸinin baÅŸkalarına karşı hissettiÄŸi öfkeyi ve düÅŸmanca düÅŸüncelerini içselleÅŸtirmesi sonucu, bu duyguların bedensel yakınmalara dönüÅŸtürmesi olarak açıklamıştır. Ayrıca kiÅŸinin hayatında maruz kaldığı stres kaynakları ile hastalık hastalığının ortaya çıkması ve alevlenmesi arasında iliÅŸki olduÄŸu düÅŸünülmektedir.”
Kişinin sosyal yaşamını etkiliyor
Hipokondriyazis tanısı için kiÅŸinin ciddi bir hastalığı olduÄŸu ya da olabileceÄŸine iliÅŸkin endiÅŸelerle alevlenen ruhsal durumun en az altı ay sürmesi gerektiÄŸini anlatan Özgüvenç, “Bu hastalık sırasında kiÅŸinin sosyal yaÅŸamının etkilenmesi, iÅŸ hayatının ve üretkenliÄŸinin hastalık düÅŸüncesi ve kaygılar dolayısıyla sekteye uÄŸraması, kısacası kiÅŸinin iÅŸlevselliÄŸini yitirmesi öngörülür. Devamlı hasta olduÄŸunuzu düÅŸünen, hayatının büyük bir kısmını hastalık konuÅŸarak ve ilgilenerek geçiren, tıbbi olarak iyi olma haline inanmakta zorlanan kiÅŸiler psikolojik yardımla bu sorununun üstesinden gelebilir” diyor.